Haberler > Akaryakıt Başlıkları
Doç. Dr. Hasan Sınar: 21’inci yüzyılın petrolü kişisel verilerdir Güncelleme :14.02.2019ALTINBAŞ Üniversitesi Gayrettepe Sosyal Bilimler Yerleşkesi’nde ‘Kişisel Verilerin Korunması’ konusu konuşuldu. Bu konunun oldukça önemli olduğuna vurgu yapan Doç. Dr. Hasan Sınar, “Artık dünyada kişisel veri için 21’inci yüzyılın petrolü ifadesi kullanılıyor” dedi.
Altınbaş Üniversitesi Gayrettepe Sosyal Bilimler Yerleşkesi’nde ‘Hukuk Söyleşileri - Çarşamba Buluşmaları’ kapsamında düzenlenen panelde ‘Kişisel Verilerin Korunması’ konusu masaya yatırıldı. Konunun özellikle 2016’da yasalaşan kişisel verileri koruma kanunu kapsamında değerlendirildiği panele Altınbaş Üniversitesi Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hasan Sınar, Doç. Dr. Murat Volkan Dülger ve Avukat Gökhan Ahi katıldı.
İçerisinde yaşadığımız çağda bazen insanların bilgisi dâhilinde bazen ise bilgisi olmadan kişisel verilerinin kullanıldığını ifade eden Altınbaş Üniversitesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Hasan Sınar, “Yapılan tüm işlemlerin hukuka uygunluğu sürecinin denetlenmesi gerekiyor. Bu konuda karşılaştırmalı hukukta 1970’lerden itibaren yapılan çalışmalar var. Türkiye de yaklaşık bir 10 yıllık bekleme sürecinin ardından 2016 yılında kişisel verileri koruma kanunu yasalaştı. Bu kanun ne gibi haklar ve yükümlülükler getiriyor, bundan sonra özellikle veri koruma görevini üstlenen kişilerin nasıl bir faaliyet yürütmeleri gerekiyor, kim neye ne şekilde dikkat etmeli gibi konuları bu akşam konuşacağız” dedi.
FACEBOOK DÜNYANIN EN KALABALIK ÜLKESİ
Kişisel verilerin her geçen gün daha fazla öneme sahip olduğunu belirten Doç. Dr. Sınar, konuşmasına şöyle devam etti:
“‘Benim kişisel verilerimi birileri öğrense ne olacak?’ diye bakabilirsiniz. Ama mesele asla o kadar basit değil. Hatta artık dünyada kişisel veri için 21’inci yüzyılın petrolü ifadesi kullanılıyor. O kadar önemli ve değerli oldu. 2018 yılında dünyada iki ayrı şirket 1 trilyon dolar değerine ulaştı. Bu rakam pek çok ülkenin yıllık ekonomisinden çok daha fazla. Amazon, Facebook ve Google gibi şirketlerin de yine bu rakamlara ulaştığını görüyoruz. Bu şirketler aslında yazılımdan ibaret. Nedir bunları bu kadar değerli kılan şey? Facebook’un dünya üzerinde 2,2 milyar kullanıcısı var. Dünyanın en kalabalık ülkesi 1,4 milyar nüfusu ile Çin. Ama artık dünyanın en kalabalık ülkesi Çin değil, Facebook. Bu da şu demek oluyor, Facebook 2,2 milyar insanın fotoğraflarına, kişisel bilgilerine ve daha çok fazlasına sahip.”
Bu verilerin olumlu anlamda kullanılabileceği gibi suistimal edilebileceğini de söyleyen Doç. Dr. Sınar, “Bunun en yakın örneğini Amerika’da gördük. Facebook, toplamış olduğu kişisel verileri belirli seçmenlerin başkanlık seçimleri öncesinde manipüle edilmesi için kullanmış. Dolayısıyla tüm bu suiistimallerin önlenebilmesi, denetlenebilmesi için kişisel verilerin mutlak surette kayıt ve kontrol altında tutulması gerekiyor” dedi.
KİŞİSEL VERİLER HER YERDE
Artık verilerin çok hızlı bir şekilde el değiştirebildiğinin veya çoğaltılabildiğinin altını çizen Avukat Gökhan Ahi ise, “Bugün devlet dairelerinde, okullarda, iş yerlerinde, servis aldığımız işletmelerde, arama motorlarında, cep telefonlarında, akıllı ev sistemlerinde kısacası her yerde bir kişisel veri işleniyor. Bu kişisel verilerin disipline edilmesi gerekiyordu. Kanun bu anlamda önemli oldu. Çünkü her şirketin elinde kişisel veriler var ve bunların nasıl korunacağı bilinmiyordu” dedi.
İşin bir diğer boyutunda ise kişi haklarının önemli olduğunu vurgulayan Avukat Ahi, “Artık kişilerin de nerede, hangi ortamda, ne kadar süreyle ve hangi hukuki sebebe dayandırılarak saklanan kişisel verilerini sorgulama hakkı var. Ayrıca isterlerse bu verileri düzeltme veya gerektiğinde sildirme hakkına da sahipler. Kanundan önce bu konuda fazlasıyla problem yaşanıyordu. Önemli olan bu kişisel verilerin taraflarda bir ticari meta konusu olmaması ve ileriki zamanlarda kişilerin hak ve özgürlüklerini tehdit edici boyuta gelmemesi. Bütün çaba bunlar için” diye konuştu.
Bu haber 3490 kere okunmuştur.
|
|