Türkiye’nin en büyük sektörü

 Malatya Akaryakıtçılar Derneği (MADER) Yönetim Kurulu Başkanı Bülent Önal, akaryakıt sektörünün Türkiye’deki en büyük sektörü olduğunu ifade etti. Önal, “Türkiye’deki toplam ÖTV’nin yüzde 41,6’sı akaryakıt ve türevlerinden geliyor” dedi.

2003 yılında kurulan Malatya Akaryakıtçılar Derneği’nin (MADER) sektörel çalışmaları doğrultusunda 26.07.2019 tarihinde Malatya Hilton Oteli’nde bir toplantı gerçekleştirdi. Toplantıda EPDK ‘nın Temmuz ayı başındaki kurul kararları ve sektörün genel sorunları değerlendirildi. Toplantıda bir konuşma yapan MADER Başkanı Bülent Önal, yaptığı sunumda katılımcılara derneğin çalışmaları ve sektörle ilgili detaylı bilgi verdi.  

MADER, GÜN GEÇTİKÇE GÜCÜNE GÜÇ KATARAK YOLUNA DEVAM EDİYOR

Derneğin kuruluşu hakkında konuşan Önal, “Malatya Akaryakıtçılar Derneği olarak misyonumuz, üyelerine en iyi hizmeti sunmak,  sektörün değişim ve gelişimi adına çalışmalar yapmaktadır. Derneğimiz 2003 yılından beri, üyesi olan sektör temsilcileri arasında dayanışma sağlamayı amaç edinmiştir. Kurulduğu günden bu yana üyelerini en iyi şekilde temsil etmenin gayreti içerisinde olan derneğimiz, gün geçtikçe gücüne güç katarak yoluna devam etmektedir. Şu anda tüm yönetimimizle sektörün gelişmelerini ve güncel bilgilerini hem dernek üyelerimize hem de zaman zaman vatandaşlarımıza sosyal medya aracılığıyla paylaşıyoruz” dedi.

TÜRKİYE’NİN EN BÜYÜK SEKTÖRÜ

Akaryakıt sektörünün Türkiye’deki en büyük sektör olduğunu ifade eden Önal, “Türkiye’de 168 Milyar TL’lik bir Pazar hacmimiz var. Bu akaryakıt sektörünün Türkiye’de ki en büyük sektör olduğunu gösteriyor. Tabi akaryakıt ürünleri çok ciddi bir vergilendirmeye tabii. Bu anlamda sektörün 168 Milyar’da 92 Milyar TL’lik bir vergi hacmi var. Bu da yaklaşık 41,6’sına tekabül ediyor. Yani Türkiye’deki toplam ÖTV’nin yüzde 41,6’sı akaryakıt ve türevlerinden geliyor” şeklinde konuştu.

“SANKİ PARANIN TAMAMINI BİZ KAZANIYORMUŞUZ GİBİ!”

Akaryakıt sektörünün halk arasında konuşulduğu gibi kar marjı yüksek bir sektör olmadığına vurgu yapan Önal, şunları söyledi; “Vatandaşlarımız zaman zaman istasyonlarımızda bize de serzenişte  bulunuyor. Sanki paranın tamamını biz kazanıyormuş gibi bir algı var. Demin ifade ettigim gibi Akaryakit Urünlerinin nerdeyse yarisi vergi.Dağıtım şirketleri ve bayiler arasında etle tırnak gibi bir ilişki var. Dağıtım şirketleri bayilerle sözleşme yapıyor. Bu sözleşmelerin 3 - 4 çeşidi var. Dağıtım şirketi TÜPRAŞ’tan aldığı yakıtın üzerine belli bir miktar kar koyarak bayilere veriyor. Tabi her istasyonun satış hacmine göre bu oranlar değişebiliyor. Satışı çok olana daha çok karlılık veriliyor. Bizim karlığımız TL karlığıdır. Petrol akaryakıt ürünü, motorin veya benzinden bahsediyorum. Ürün fiyatları artınca işletmeye  sermaye koymak zorunda kalıyoruz bu da isletmeletimizi zora sokuyor.Dolayısıyla vatandaşımız şunu bilsinler. Biz evet bir işletmeyiz, mutlaka ki bir tüccarız kar etmemiz gerekiyor. Ama öyle abartıldığı gibi çok yüksek karlarımız  yok. Günün koşullarında ciddi anlamda fiyat rekabeti ve isletme masraflarimiz var. Türkiye’de ki akaryakıt istasyonları inanın birçok Avrupa ülkesinden çok daha temiz çok daha düzgün çok daha kaliteli. EPDK tarafında çok ciddi denetlemeleri var. Dünya’da örnek gösterilebilecek kadar kaliteli, kontrol altına alınmış bir sektör yapısından bahsediyorum.”

“MALATYA’DA 276 İSTASYON VAR”

Malatya’da akaryakıt sektöründe 950 civarında istihdamın olduğunu kaydeden Önal, “Türkiye’de 23 Bin 603 istasyon var. Bu 2 ay önceki güncel EPDK rakamları. Bunun 12 Bin 937 tanesini akaryakıt, 10 Bin 666 tanesi de LPG istasyonu. Sektörde yaklaşık Türkiye genelinde 250 Bin çalışan var. Malatya genelinde de toplamda akaryakıt ve LPG istasyonu sayısı 276’dır. Buna merkez ilçeler dahil. Ortalama olarak da 950 civarında istihdam sağlanıyor” dedi.

 Her sektörün olduğu gibi akaryakıt sektörünün de bir takım sıkıntıları olduğunu söyleyen Önal, “Şu dönemde ciddi fiyat rekabeti yapıyoruz. Bir malın alışı da satışı da belli. son dönemde masraflarımız ciddi oranda arttı. Eleman çalıştırıyoruz, su elektrik, banka Pos komisyonu, belediyelere emlak vergileri vs para ödüyoruz. Bundan dolayı karlıklarımızda son dönemde ciddi anlamda gerileme var. Bizim en büyük sıkıntımız bu. Biz şunu istiyoruz. Enflasyon oranında bizimde karlıklarımız artması biz sektör çalışanlarının en büyük arzusudur. Onun haricinde finansal promosyonlar yapıyoruz. Promosyonlarda bize bir külfet sonuçta. Promosyonları vatandaşın cebine girecek şekilde yapmak lazım. Mesela kağıt peçete, vatandaşa veriyoruz. Bu bizim hizmetimizin bir parçası. Fakat vatandaşa bunu vermek yerine iki üç kuruş indirim daha fiyata yansıtsak vatandaşın direkt cebine dokunmuş olacağız” diye konuştu.

 ŞEHİR İÇİNDEKİ İSTASYONLARIN RİSKİ VAR MI?

Şehir içinde yer alan istasyonların risk durumuna dair açıklama yapan Önal, şu bilgileri verdi; “Vatandaşlarımız bu konuda tedirgin olmasınlar. Çünkü bunu öncelikle TSE hizmet yeterlilik belgesi vererek emniyet mesafesi ve sağlık emniyet çevre uygulamalarının takipçisi. Her yıl biz onların nezdinde de kontrol ettiriyoruz. Her yıl gelip yangın tüplerimizi kontrol ediyorlar, mesafelerimizde bir aykırılık var mı, kurala aykırı bir durum var mı, onları kontrol ediyorlar. Her şey belirli bir standarda oturtulmuş.  Dolayısıyla vatandaşlar bu konuda müsterih olsunlar” dedi.