Danimarkalı rüzgar enerjisi şirketi, Türkiye'de büyümeye olumlu bakıyor

 Vestas Türkiye Genel Müdürü Yiğit, 'Türkiye hızla lider bir rüzgar pazarı haline geldi.' dedi.

Danimarkalı rüzgar enerjisi şirketi Vestas'ın Türkiye Genel Müdürü Olcayto Yiğit, Türkiye'nin hızla lider bir rüzgar enerjisi pazarı haline geldiğini belirterek, "Para birimi durumunun yanı sıra, pazar büyüklüğüne ve pazarın sunduğu öngörülebilirliğe değer veriyoruz. Türkiye'de büyüme için iyi bir potansiyel görüyoruz." dedi.

Yiğit, yaptığı açıklamada, Vestas'ın Türkiye'nin rüzgar enerjisinde attığı adımları sürekli desteklediğini söyledi.

Şirketin Türkiye'deki ilk rüzgar türbinini 1984'te kurduğunu anlatan Yiğit, o zamandan beri 2 gigavat kurulu güç sağladıklarını ve bu nedenle Türkiye'nin Vestas için önemli bir pazar olduğunu kaydetti.

Yiğit, Türkiye'nin rüzgar enerjisi alanında önemli ilerleme kaydettiğine işaret ederek, "Türkiye hızla lider bir rüzgar pazarı haline geldi. Para birimi durumunun yanı sıra, pazar büyüklüğüne ve pazarın sunduğu öngörülebilirliğe değer veriyoruz. Türkiye'de büyüme için iyi bir potansiyel görüyoruz." ifadelerini kullandı.

Vestas'ın İstanbul'un yanı sıra beş bölgesel merkezde 200 çalışanla çalışmalarını sürdürdüğünü anlatan Yiğit, "Ayrıca yerel bir değer zinciri geliştirdik, kanatlar, kuleler ve jeneratörler tedarik ettik. Bu nedenle yerelde iş imkanları yaratmaya devam ediyoruz." diye konuştu.

Yiğit, bir ülkenin yatırım açısından çekici olup olmadığının değerlendirilmesinde kur faktörünün tek başına ana etken olmadığına dikkati çekerek, "Elbette başka faktörler de bir ülkenin yatırım açısından değerlendirilmesinde rol oynuyor. Türkiye büyüme için iyi bir potansiyele sahip ve gelecekteki yatırımları teşvik etmek için şeffaflık ve sürekli bir proje stoku çok önemli." değerlendirmesinde bulundu.

Küresel enerji piyasalarında yaşanan kriz ve artan enerji faturalarına ilişkin de değerlendirmelerde bulunan Yiğit, şunları kaydetti:

Enerji ticareti ve regülasyonu gibi konularda bir dönüşüme ihtiyaç duyuluyor. Fosil yakıt dalgalanmalarına karşı daha dayanıklı olmayı sağlamak için enerji piyasalarının tasarımını yeniden düşünmemiz gerekiyor. Yüksek oranda yenilenebilir enerji üretimine dayanan bir enerji sistemi, fosil yakıt arzı kesintilerine karşı çok daha az hassas olacaktır. Ancak bu sistem aynı zamanda talep yüksek olduğunda enerjiyi tüketicilere taşıma ve talep düşük olduğunda depolama şeklimizde ayarlamalar yapmamızı gerektirecek. Karbondan arındırılmış bir enerji piyasası tasarımı ve dünyanın net sıfıra yolculuğunda bu zorluğa çözüm bulunması gerekecek."