CHEP, elektrikli araç bataryalarının taşınmasında karşılaşılacak riskleri önleyerek maliyeti azaltıyor

 Uygun olmayan şekilde ambalajlanmış bir bataryanın taşıma esnasında başka maddelerle reaksiyona girmesi; aşırı ısınmaya, patlamaya veya sızıntıya neden olabilir. Bu durum tüm tedarik zincirinde büyük maliyetler yaratabilir ve müşteri nezdinde güven kaybına sebep olur. Çok çeşitli ekipman ve hizmet yelpazesiyle tedarik zinciri boyunca parçaların korunmasını sağlayan CHEP, lityum iyon bataryaların taşımacılığında BM sertifikalı konteyner çözümleriyle güvenli taşıma sağlıyor.

PwC’nin strateji danışmanlığı grubu Strategy& şirketinin, küresel ölçekte hazırladığı “Elektrikli Araç Satışları İncelemesi”ne göre, elektrikli otomobil satışı, bu yılın ilk yarısında 2021'in aynı dönemine göre küreselde yüzde 81 artış gösterdi. Türkiye'de elektrikli otomobil satışları ise yüzde 154 artarak 2 bin 263'e, hibrit otomobil satışları da yüzde 4,6 artışla 27 bin 582'ye yükseldi. Elektrikli otomobillerin bataryasında ise birincil hammadde olan lityuma yönelik küresel talep de artıyor. Öte yandan, pek çok çevresel faydaya olanak tanıyan bu teknolojinin nakliyesinin maliyeti ve tehlikeleri bulunuyor. Uygun önlemler alınmadan sevk edildiğinde veya depolandığında lityum yanıcı bir madde olması nedeniyle bir takım tehlikelere yol açıyor. Lityum iyon bataryalar düzgün taşınmadığında otomotiv üreticileri ve tedarikçileri para cezası, ölümler, yangın riskleri ve kâr kaybı ile yüzleşmek durumunda kalıyor. 

 “Nakliye sırasında karşılaşılan olası tehlikeleri de azaltıyoruz”

Lityum iyon bataryaların taşınmasında yaşanan problemlere değinen CHEP Otomotiv Avrupa ve Kuzey Amerika Kıdemli Ticari Direktörü Şafak Aktekin konuşmasında şu noktaların altını çizdi: “Lityum kullanılan bataryaların sevkiyatında; sıcaklık kontrolü (bataryaların aşırı ısınmaması), ürün stabilizesi (nakliye sırasında bataryaların yerinden oynamaması), iletken yüzeylere maruz kalmama (bataryaların kapalı olduğundan emin olunması) gibi konular büyük önem taşıyor. Tedarikçiler, bu temel gereksinimleri karşılayan, resmi düzenlemelere uygun ve tedarik zinciri boyunca güvenli ve uygun maliyetli nakliye sağlayan ambalaj çözümlerine sahip olmalı. CHEP’te farklı türlerde parçalara yönelik ambalaj ihtiyaçlarınızı karşılayacak geniş bir standart ve yeniden kullanılabilir ekipman çeşidine sahibiz. BM sertifikalı konteyner çözümlerimizle batarya üreticilerine ve tedarikçilerine yalnızca nakliye optimizasyonu açısından fayda sağlamakla kalmıyor, aynı zamanda ambalaj alanındaki uzmanlığımızla korumayı en üst seviyeye çıkaran iç profil çözümlerimizle nakliye sırasında karşılaşılacak olası tehlikeleri de minimuma indiriyoruz.” 

 “Elektrikli araçların yükselişini memnuniyetle karşılıyoruz”

Çok sayıda maddeyle reaksiyona girebilme, aşırı ısınabilme, ateş alabilme ve patlayabilme özelliğine sahip olan lityum iyon bataryaların, 9. sınıf tehlikeli madde sınıfına girdiğinden ve özel taşıma yönetmeliklerine tabi tutulduğunu anlatan Şafak Aktekin, “Bizler CHEP olarak, lityum iyon batarya tedarikçilerinin, maliyet ve ölçek söz konusu olduğunda zor bir seçim yapmak zorunda kalmamasını, BM sertifikalı ambalaj çözümlerimizi ve küresel ağımızı kendi avantajlarına kullanabilmelerini sağlamak için çok çalışıyoruz. Elektrikli araçların yükselişini, küresel sürdürülebilirlik çabaları için memnuniyetle karşılıyoruz. Bununla birlikte beraberinde getirdiği büyük zorluklara da yeni nesil çözümler sunuyoruz.  Müşterilerimizin maliyetlerini düşürmeye ve verimliliğini arttırmaya yönelik temel hedeflerini tam bir şekilde anladıktan sonra doğru ambalaj çözümünü bulup onların tedarik zincirinize uygun ambalajlama dönüşümünü gerçekleştiriyoruz” diye konuştu.