Otomotiv ve OEM endüstrisinde cobot’lar sayısız avantaj sağlıyor

 Salgın önlemleri, doğal afetler, çip krizi ve enerji problemleri gibi nedenlerle birçok zorluk yaşayan otomotiv ve OEM sektörü giderek daha fazla otomasyona yöneliyor. Üretim sürecinin her aşamasına entegre olabilen cobot’lar ile hızlı değişimlere kolayca yanıt veriliyor, üretim maliyetleri düşüyor ve küresel rekabete katkı sağlanıyor. 

Üretimde esnekliğin ve Endüstri 4.0’ın da anahtarı olan cobot’lar, bugün otomotiv ve yan sanayisinde birçok farklı uygulamada kullanılıyor. Cobot kolları ve uç elemanları kalite kontrol, cıvatalama, montaj, polisaj, yapıştırma, kaynak teknolojileri, malzeme taşıma ve makina beslemeye kadar tüm süreçlerde sorunsuzca yer alabiliyor. Cobot’lar, “tak çalıştır ve üretime başla” konseptiyle otomotiv üreticilerinin ve OEM’lerin ihtiyaçlarına özel çözümler sunuyor ve yatırımın hızlı dönüşünü sağlıyor.

 “Cobot teknolojisi ile fabrika ve tesisleri geleceğe hazırlıyoruz”

 Üretim proseslerine özel yazılımlar, kamera, sensör ve 3D teknolojileriyle üretimin uçtan uca teknolojinin elinde verimli ve sürdürülebilir bir şekilde devam ettiğine değinen Universal Robots Türkiye ve MEA Ülke Müdürü Kandan Özgür Gök, cobot’ların risk analizine bağlı olarak hiçbir güvenlik bariyerine ihtiyaç duymadan insanlar ile yan yana, esnek bir üretimin kapılarını da açtığını sözlerine ekledi. Cobot’ların tüm eksenlerinin 360 derece dönüş kabiliyetiyle herhangi bir konumda ve az alanda monte edildiğini belirten Gök, “Yüksek hassasiyetle çalışabilmeleri, hafif ve kompakt yapıları, düşük işletme maliyetleri otomotiv üreticileri ve OEM’lere kriz ortamlarında destek sağlıyor. Öte yandan kolay programlama, hızlı kurulum ve esnek konumlandırma ile yüksek kalite standartları, verimlilik ve karlı üretim avantajlarıyla, fabrika ve tesisleri geleceğin üretim modellerine hazırlıyor” dedi. 

 “Düşük enerji tüketimi ile büyük bir hassasiyetle çalışabiliyor”

 Cobot’ların otomotiv sektöründe ortalama yarım gün gibi hızlı bir sürede kurulduğunu ve üretimde en az kesintiyle hızlı yatırım geri dönüş imkânı tanıdığını vurgulayan Kandan Özgür Gök, “Cobot’lar, geleneksel endüstriyel robotlardaki; alışılagelmiş periyodik bakım, güvenlik çiti, güvenlik ekipmanları, yüksek enerji tüketimi, yeniden programlama maliyetlerini ortadan kaldırarak, robotik otomasyonunun tüm avantajlarını sektöre yansıtıyor. Düşük enerji tüketimi, tüm eksenlerde 360 derece hareket kabiliyetine sahip, alışılagelen klasik anlamda periyodik bakım gerektirmeyen cobot’lar; otomotiv sektöründe boyama, kalite kontrol, cıvatalama, zımparalama-polisaj, taşıma, alma-bırakma, kaynak, malzeme uzaklaştırma-çapak alma, makina, CNC besleme, etiketleme, montaj, yapıştırma dağıtma, süreçlerinde büyük bir hassasiyetle çalışabiliyor. Cobot’lar, otomotiv ve yan sanayisinin yüksek kalite ve hassasiyetin kritik olduğu tehlikeli ortamlara da kolaylıkla adapte olabiliyor” dedi.